“Bu Tren Gidiyor, Bizi de Alıyor”
Gold Train… ismini ilk duyduğumda dedim ki, bu işte bir nostalji kokusu var. Açtım oyunu, bir baktım gerçekten de eski usul trenler, kornalar, raylar… Ama ne tren. Bildiğin altın dolu vagonlar taşıyor. İlk spin’den sonra zaten olayın rengi belli oluyor. Klasik tasarım var ama öyle sıkıcı değil, tam aksine içindeki şansı dürtüklüyor insanın.
Şöyle bir şey var: Ne zaman o tren belirse ekranın üstünde, içimden “hadi koçum, göster kendini” diyorum. Bazen gösteriyor, bazen naz yapıyor ama genel olarak bir hareket var oyunda. Hele ki o bonus kısmı… trene altın yüklemişler gibi geliyor. Ne yalan söyleyeyim, bazen sırf o animasyonu görmek için döndürdüğüm oldu.
“Tren Geldi Geçti, Biz de Baktık Ardından”
Ama öyle boş bakmak yok. Gold Train bazen gerçekten bi’ çılgınlık yapıyor. Bir anda ekran parlıyor, vagonlar doluyor, o biriken bonuslar patlıyor. İnsan kendini kazanç tarlasına düşmüş gibi hissediyor. Kazanç dediğin şey sadece rakam değil, o anki adrenalin, ekrandaki hız, o ses efekti… Hepsi birleşiyor ve başka dünyaya alıyor seni.
Oyunun içinde bi’ matematik var. Ama öyle kafayı yoran cinsten değil. Hani slot oynuyorsun ama aynı zamanda eski bir Western filminde gibi hissediyorsun. O rayların çıkardığı ses bile insana huzur veriyor. Araya da bir retro hava sıkıştırmışlar, ne yalan söyleyeyim, tam tadında olmuş.
“Slotter ile Trene Bindim, Gold’a Kadar Gittim”
İlk nerede karşılaştım bu oyunla? Tabii ki Slotter ‘da. Dolaşırken denk geldim, başta adı dikkatimi çekti. Sonra açtım baktım, ekran tasarımı sade ama albenisi var. Birkaç tur döndürdüm, sonra anladım ki bu oyun kafamı dağıtıyor. Öyle sürekli gözünü dikip beklemiyorsun. Arada hoş sürprizler yapıyor sana.
Slotter bu konuda iyi, ne ararsan var ama Gold Train başka. Şöyle diyeyim, hani bazen bir yere yetişmeye çalışırsın ama geç kaldığını anlarsın… Gold Train öyle değil. Tam vaktinde geliyor. Ne çok hızlı, ne çok yavaş. Kazandırırken hissettirmeden yapıyor işini.
Ve bazen… bazen bir oyun, sadece bir oyun değildir. Gold Train gibi bir slot, seni alır başka diyarlara götürür. Belki kazanç peşinde koşarsın ama sonunda ruhunu dinlendirirsin. Ve işte o zaman, oyun değil sen kazanmış olursun.